Köprülü Göleti, Kukla Sulak Alanı’nın geçici sığ göl habitatını oluşturur. İlk yapıldığı zamanlarda derinliği 6m’ye kadar ulaşan göletin derinliği günümüzde ancak 2m’ye kadar ulaşır. Kurak geçen yıllarda tarım amacıyla kullanılmış ve zaman içinde de alüvyon ile dolmuştur. Yaz aylarında tamamen kurusa da yağışlı yıllarda bir kaç yıl su tutabilmektedir. Bend duvarının hemen doğu yamacındaki sazlıklar yağışlı dönemlerde büyük bir alanı kaplayabilir. Burası göletin en derin kısmıdır. Su seviyesi batıya ve kuzeye doğru giderek sığlaşır. Göletin zaman zaman kuruması alanda sazlara ek olarak diğer bitkilerin de yaşayabilmesine fırsat yaratır. Mesela Ilgın Ağacı (Tamarisk sp) ve Juncus sp. gibi bitkiler alanda yayılış gösterir. Baharları suyu bir çarşaf gibi kaplayan Su Düğün Çiçeği (Ranunculus peltatus)eşsiz güzelliktedir..

Geçici sığ göl yaşam alanı pek çok kuşa ev sahipliği yapar. Kaşıkgaga, pasbaş patka, elmabaş patka, kılkuyruk vs. göletin derin kısımlarından faydalanır. Kıyı kuşları, cılıbıtlar, kuyruksallayanlar vs kıyı kısmında dolanır. Uzun bacaklar, balıkçıllar, flamingolar, kaşıkcılar suyun göerce daha sığ olduğu bölgelerde beslenir. Su yelveleri, küçük balabanlar, saz kamışçınları, mavi gerdanlar vb. Ise sazlar arasında saklanır. Yırtıcılar, özellikle deliceler, gökdoğanlar ve tavşancıllar düzenli olarak gölette gezerek av ararlar. Kırlangıçlar ve arı kuşları su yüzeyindeki ve tarlarlardaki böcekleri toplarlar.

Dolu olduğu zaman burası Kıbrıs’ın başlıca kuş gözlem noktalarından birisi haline gelir.

 

Baraj inşa edilmeden önce bu alan sığ bir sulak alandı. Kış aylarında mevsimsel olarak yağmur suyu ile dolan daha sonra da buharlaşma sonucunda kuruyan bir bataklıktı. Buharlaşma sonucu kuruyan bu sulak alan tuzcul bir yapıya sahipti. Bu nedenle alan yoğun olarak tuza dayanıklı tuzcul bataklık bitkileri ile kaplıydı. Maalesef uygulanan su yönetiminden dolayı artık bu doğal yapı çoğunlukla yok olmuş ve tarım faaliyetleri ile tahrip edilmiştir. Ancak gölet duvarının doğu kısmında halen bir bölgede varolmaya devam etmektedir. Bu bitki topluluğu içinde çoğunlukla Tamarisk sp., Salicornia europaea ve Arthrocnemum macrostachyum, Suaeda vera ve Juncus sp türleri yer alır.

Doğal yapının bir parçası olan bu tuzcul bataklık bitkileri bıyıklı kamışçın, yelpazekuyruk ötleğen, kırlangıç, arıkuşu ve daha başka pek çok kuşa ev sahipliği yapmaya devam eder.

Daha da önemlisi sulak alanın bu kısmında tepeli guguk ve bozkır ötleğeni ürer. Her ne kadar tepeli guguk yalnızca bahar döneminden yaza kadar burada görülebilse de (göç ettikleri, üredikleri ve yavru oldukları dönemlerde) bozkır ötleğeni yıl boyunca burada görülebilir.

 

Başlıca iki dere yatağı vardır. Bunlar Çakıllı (Yalya) ve Kanlı Deredir. Bunlara ek olarak yağışın iyi olduğu yıllarda daha başka küçük akarsular da yine bu bölgeyi besler. Bunların hiçbirinde yıl boyunca su yoktur. Dere yatakları yoğun olarak sazlar ile kaplıdır ve bu sazlık alanlar kamış bülbülü, söğüt bülbülü, su yelvesi ve küçük balabanlar için önemli bir yaşam alanı oluşturur. Ayrıca, arı kuşu ile gökkuzgunlarının yuvalanabilecekleri ve beselnebilecekleri yerlerdir.

 

Doğu Mesarya Ovası’nda daha fazla tahıl (çoğunlukla buğday) ekilir. Bu nedenle sulak alanı çevreleyen tarlalar Nisan/Mayıs aylarında ekin doludurlar ve hasat alındıktan sonra da bu tarlalar tamamen kurur.

Bu alan tarla kirazkuşu, kocagöz, kerkenez, en az 3 farklı toygar türü vb. kuş türlerine ev sahipliği yapar. Ayrıca boğmaklı toygarın önemli üreme bölgelerindendir.

 

Sulak alan yakınlarında harnup (keçi boynuzu) ve zeytin koruları bulunur. Bunlar bazı kuş türlerinin tünemesi, sığınması ve üremesi için olanak oluşturur.

Bu ağaçların etrafında örümcekkuşu, ibibik (namazgılan), baykuş, tahtagüvercini, kulaklı orman baykuşu, guguk kuşu, şahin ve ispinozgilleri görmek mümkündür.